TBF Asbaşkanı Metin Şahin, Dünya Basketbol Şampiyonası’nın yapılamaması halinde Antalya’nın yaşayacağı kaybın maddi değerinin ve faturasının olamayacağını söyledi. Şahin, Türk ve Antalya basketbolunu değerlendirdi.
Kayseri ihtimali zayıf Şahin, 2010 Dünya Basketbol Şampiyonası’nın, salon inşaatının yetişmemesi durumunda Antalya’da yapılamaması halinde kaybedileceklerin faturasının veya maddi değerinin olamayacağını anlattı. Turizmcilerin, uluslar arası fuarlarda milyon dolarlar harcayarak ülke tanıtımı yapmaya çalıştığı ve en fazla 30 ülkeye ulaşabildiği bir ortamda, bu şampiyonanın bulunmaz bir fırsat olduğunu belirten Şahin, “Şampiyona en az 150 ülkede canlı olarak yayınlanacak. Antalya bu işi başarabilirse tahmin edemeyeceği kadar büyük bir tanıtım yapacak” dedi. Şampiyona’nın Antalya’da yapılmaması halinde Kayseri’ye alınıp alınmayacağı konusunda da açıklamalar yapan Şahin, “Kayseri belki olabilir. Ama şampiyonanın Antalya ayağı iptal edilirse, organizasyonun Türkiye’den alınma ihtimali çok yüksek. Böyle bir ihtimali düşünmek bile istemiyoruz” diye konuştu.
Antalya basketbolu iyi yoldaBeko Basketbol Ligi’nde iki Antalya takımının olmasının iki takım için de büyük fırsat olduğunu belirten Şahin, “Beko Ligi’nde mücadele eden bir çok atkım, kendi ayarında bir takımla hazırlık maçı oynayabilmek için başka şehirlere veya ülkelere gidiyor. Antalya takımları bu açıdan çok şanslı. Eğer iki takım hazırlık maçı dahi oynayamıyorsa, bir çok takımın sahip olmaya çalıştığı fırsatı ellerinin tersi ile itiyorlardır demektir” ifadelerini kullandı. Antalya basketbolunun altyapısı ve hakemliğinin iiyi yolda olduğunu da belirten Şahin, “Basketbol bir süreç ve sabır işi. Uzun vadedeAntalya basketbolunun çok daha iyi yerlere geleceğini düşünüyorum” dedi.
- Metin Bey, öncelikle Türk basketbol camiasında aldığınız görevleri anlatır mısınız?
Kayseri ihtimali zayıf Şahin, 2010 Dünya Basketbol Şampiyonası’nın, salon inşaatının yetişmemesi durumunda Antalya’da yapılamaması halinde kaybedileceklerin faturasının veya maddi değerinin olamayacağını anlattı. Turizmcilerin, uluslar arası fuarlarda milyon dolarlar harcayarak ülke tanıtımı yapmaya çalıştığı ve en fazla 30 ülkeye ulaşabildiği bir ortamda, bu şampiyonanın bulunmaz bir fırsat olduğunu belirten Şahin, “Şampiyona en az 150 ülkede canlı olarak yayınlanacak. Antalya bu işi başarabilirse tahmin edemeyeceği kadar büyük bir tanıtım yapacak” dedi. Şampiyona’nın Antalya’da yapılmaması halinde Kayseri’ye alınıp alınmayacağı konusunda da açıklamalar yapan Şahin, “Kayseri belki olabilir. Ama şampiyonanın Antalya ayağı iptal edilirse, organizasyonun Türkiye’den alınma ihtimali çok yüksek. Böyle bir ihtimali düşünmek bile istemiyoruz” diye konuştu.
Antalya basketbolu iyi yoldaBeko Basketbol Ligi’nde iki Antalya takımının olmasının iki takım için de büyük fırsat olduğunu belirten Şahin, “Beko Ligi’nde mücadele eden bir çok atkım, kendi ayarında bir takımla hazırlık maçı oynayabilmek için başka şehirlere veya ülkelere gidiyor. Antalya takımları bu açıdan çok şanslı. Eğer iki takım hazırlık maçı dahi oynayamıyorsa, bir çok takımın sahip olmaya çalıştığı fırsatı ellerinin tersi ile itiyorlardır demektir” ifadelerini kullandı. Antalya basketbolunun altyapısı ve hakemliğinin iiyi yolda olduğunu da belirten Şahin, “Basketbol bir süreç ve sabır işi. Uzun vadedeAntalya basketbolunun çok daha iyi yerlere geleceğini düşünüyorum” dedi.
- Metin Bey, öncelikle Türk basketbol camiasında aldığınız görevleri anlatır mısınız?
Gaziantep BESLEN Makarna’yı kuran, 1. Lig’e çıkaran ve Avrupa’da 2 sezon mücadele etmesini sağlayan isimlerden birisiyim. Bunun yanında Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nde öğretim üyesi iken de takımı 2. Lig’den alıp 1. Lig’e çıkaran ve uzun yıllar beraber olan birisiydim. ANTBİRLİK’te yaptığım işler, daha önceki işlerimle bağlantılı ve bildiğim işlerdi. ANTBİRLİK’in benden önce yaptığı güzel işler vardı. Biz de yardımcı olduk ve ANTBİRLİK, sıfırdan başlayıp, 1. Lig’de yer aldı. Güzel yıllardı, mutlu olduk, memnun kaldık. Basketbol geçmişim, parlamentodan ayrıldıktan sonra da devam ediyor. Federasyodn Başkanı Sayın Turgay Demirel, basketbol geçmişimi bildiği için beraber çalışma teklifi etti. Yaklaşık 5 yıldır bu işi yapıyorum.
- Siz ANTBİRLİK’te iken 1990’lı yıllarda Antalya basketbolu altın çağını yaşamıştı. Erkekler ve Bayanlar liglerinde ikişer tane Antalya takımı vardı. O günlerden bahseder misiniz?
- Siz ANTBİRLİK’te iken 1990’lı yıllarda Antalya basketbolu altın çağını yaşamıştı. Erkekler ve Bayanlar liglerinde ikişer tane Antalya takımı vardı. O günlerden bahseder misiniz?
Doğru söylüyorsunuz, o yıllarda Antalyalılar her hafta Antalya’da bayan ve erkek takımlarından birini izleme şansına sahipti. Ama bu iniş çıkışlar her zaman her kentte olabilir. Esas olan, başarısızlık yaşandıktan sonra yılgınlık göstermeyip devam etmektir. Kalıcılık da burada yatıyor. Sonuçta hiçbir kulüp ila nihayet aynı başarıyı gösteremez. Sonuçta sezona birçok takım şampiyonluk parolası ile başlıyor ama sadece 1 takım şampiyon oluyor. Şampiyon olamayan takımlar “biz başarısız olduk” diye bu işten vazgeçmiyor. O zamanlar Antalya basketbolda çok güçlüydü. Ama kulüplerde yöneticiler de çok sık değişince o istikrar rahat yakalanamıyor. Ama şu anda Antalya’da basketbol çok iyi durumda. Beko Ligi’nde 2 takım var. Okul takımları ve bayan takımları iyi durumda. Alanya basketbolda bir hamle yapıyor.
- Bahsettiğiniz iniş ve çıkışlar Antalya’da çok sık oluyor. Bunun önüne nasıl geçilebilir?
- Bahsettiğiniz iniş ve çıkışlar Antalya’da çok sık oluyor. Bunun önüne nasıl geçilebilir?
Ben şu anda Antalya’nın durumunu çok müspet buluyorum. Olumsuz bir durum yok ama iniş ve çıkışlar sporun doğasında var. İstikrar için kulüp yönetimlerinin daha az değişmesi lazım. Belediye başkanlığındaki değişimler, kulüplerde sıkıntıya neden oluyor. Şu andaki duruma bakarsak, sezon tamamlanmak üzere ve lig arasındaki ölü sezonda yeni yönetimler işlerine motive olabilmek için yeterli zamana sahipler. Takımların uzun süre aynı başarıyı yakalaması yöneticilere bağlı. Yöneticiler, alınabilecek en küçük bir başarısızlıkta ellerini basketboldan çekmemeli. Şu anda Büyükşehir’de ve Kepez’de basketbol oturmuş durumda. Yönetici kim olursa olsun, kadrolarını kurup ısrarlı ve istikrarlı olmayı tercih etmeliler. Sonuçta Beko Basketbol Ligi’nin kalitesi ve maliyeti her geçen yıl artıyor. Kulüplerimiz bu gerçeği bilerek haz
ırlıklı olmalılar, bütçe oluşturmalı ve o bütçeyi iyi kullanmalılar.
ırlıklı olmalılar, bütçe oluşturmalı ve o bütçeyi iyi kullanmalılar.
- 1990’lı yıllar ile ilgili son sorum… O dönem 1. Lig’de mücadele eden Muratpaşa Belediyespor’un oyuncularına para ödemediği ve bu sıkıntının Antalya basketboluna yıllarca zarar verdiği söylenir. Size göre bu sıkıntı hala var mı?
Federasyon olarak bize yansıyan çok fazla bir şey yok. Ama yerel anlamda bazı aksaklıklar olabilir. Bu her kulüpte oluyor. Bu sıkıntı varsa çok fazla büyütmemek gerekir. Maddi sıkıntı her kulüpte oluyor ve o yılların üzerinden çok zaman geçti. Bugüne kadar geçen sürede sıkıntı olduysa bile bundan sonraki sürece bakmak lazım.
- Kepez ve Büyükşehir’in uzun yıllar bu ligde mücadele etmesi için yöneticilere öneriniz nelerdir?Yöneticiler öncelikle bu işi sevmek zorunda. Hedefledikleri sıralamayı yakalayamadıkları sezon bu işten vazgeçmemeliler. Şu anda Antalya’da, Beko Basketbol Ligi’ne yükselme maçları oynanıyor ve takımlar kıran kırana mücadele ediyorlar. Türkiye’deki birçok takım şu anda Kepez ve Büyükşehir’in bulunduğu yerde olmak için çaba harcıyor. Bu bir süreç ve süreci doğru işletmek lazım. Futbolda 100 milyon dolarlık takımlarımız var ve şu anda şampiyonluk şansları yok. Ama bu takımların yöneticileri kulübü kapatıp bu işten vazgeçmiyor ve şimdiden gelecek yılın hesaplarını yapıyorlar. Büyükşehir ve Kepez’i yönetenler de böyle düşünmeli.
- Antalya’da iki yıldır tartışılan bir konu var. Antalya’ya 1. Lig’de iki takımın fazla olup olmadığı tartışılıyor. BU konudaki görüşünüz nedir?
- Kepez ve Büyükşehir’in uzun yıllar bu ligde mücadele etmesi için yöneticilere öneriniz nelerdir?Yöneticiler öncelikle bu işi sevmek zorunda. Hedefledikleri sıralamayı yakalayamadıkları sezon bu işten vazgeçmemeliler. Şu anda Antalya’da, Beko Basketbol Ligi’ne yükselme maçları oynanıyor ve takımlar kıran kırana mücadele ediyorlar. Türkiye’deki birçok takım şu anda Kepez ve Büyükşehir’in bulunduğu yerde olmak için çaba harcıyor. Bu bir süreç ve süreci doğru işletmek lazım. Futbolda 100 milyon dolarlık takımlarımız var ve şu anda şampiyonluk şansları yok. Ama bu takımların yöneticileri kulübü kapatıp bu işten vazgeçmiyor ve şimdiden gelecek yılın hesaplarını yapıyorlar. Büyükşehir ve Kepez’i yönetenler de böyle düşünmeli.
- Antalya’da iki yıldır tartışılan bir konu var. Antalya’ya 1. Lig’de iki takımın fazla olup olmadığı tartışılıyor. BU konudaki görüşünüz nedir?
Antalya çok büyük bir metropol oldu artık. Dolayısıyla Antalya’nın bu büyüklüğü iki takımı kaldırır. Ayrıca birbirlerinin rakibi olarak da bakmamak lazım. Ligin gereği olarak yılda iki kez birbirleri ile oynayıp, 28 kez başka takımlarla oynuyorlar. Bana göre fazla değil. İki takımın olması, o takımlar için de çok faydalı. Lig öncesi takımların hazırlık kamplarının çok ağır geçmesi lazım. Basketbol artık profesyonel bir spor dalı. Basketbolcular ve teknik ekip günlerinin tamamını birlikte geçiriyorlar. Antalya’da iki takımın olması ve bu takımların hazırlık dönemlerinde birbirleri ile antrenman ve maç yapmaları çok büyük bir fırsat. İstanbul’da bazen 8 takım 1. Lig’de oluyor ve bu takımlar birbirleri ile hazırlık maçı oynuyorlar. Hiçbir anlaşmazlık yaşamıyorlar.
- Antalya’daki iki basketbol takımına, Antalya basketbol camiası iki sezondur dostluk maçı yaptıramıyor. Biz gazete olarak bir hazırlık maçı organize ettik ama yine başaramadık. İki Antalya takımı çok büyük bir fırsattan yararlanamıyor galiba?
- Antalya’daki iki basketbol takımına, Antalya basketbol camiası iki sezondur dostluk maçı yaptıramıyor. Biz gazete olarak bir hazırlık maçı organize ettik ama yine başaramadık. İki Antalya takımı çok büyük bir fırsattan yararlanamıyor galiba?
Yöneticiler çaba gösterirlerle olur. Sonuçta bir idman maçı yapacaklar. Kimin kazandığı önemli olmamalı. O haftaki rakiplerinin durumuna göre bir taktik çalışması yapacak sonuçta. 1. Lig’deki birçok takım, kendi ayarındaki bir takımla hazırlık maçı yapabilmek için başka illere ve ülkelere gidiyor.Antalya’da iki takım var ve birbirleri ile dostluk maçı dahi yapamıyorlarsa her iki takım da sahip oldukları çok büyük bir fırsattan yararlanamıyorlar demektir.
- 2010 ile ilgili çok değişik söylentiler var. Dünya Şampiyonası’nın Antalya’dan alınacağı söyleniyor. Basketbol Federasyonu Asbaşkanı olarak süreci nasıl değerlendiriyorsunuz?
- 2010 ile ilgili çok değişik söylentiler var. Dünya Şampiyonası’nın Antalya’dan alınacağı söyleniyor. Basketbol Federasyonu Asbaşkanı olarak süreci nasıl değerlendiriyorsunuz?
2010 ile ilgili biz FIBA’ya 4 şehir önerdik ve bunlardan bir tanesi Antalya. FIBA 2001 Avrupa Şampiyonası da burada yapıldığı için Antalya’ya sıcak baktı. Grupların paylaşılması için FİBA Antalya’ya sıcak baktı. Ancak FIBA’nın bazı şartları var. 7,500 kişilik spor salonu bu şartlardan birisi ve bunun altındaki bir seyirci potansiyelli salonu kabul etmiyor. Biz hükümet, belediye başkanı ve cumhurbaşkanı olarak FIBA’ya gerekli taahhütleri verdik. Yapılan oylamada 9/10 şampiyonayı Türkiye kazandı. Dolayısıyla Antalya böyle bir şansı elde etti. Çünkü 190 ülke FIBA’da yarışıyor ve Antalya’da da bu maçlar yapılırsa 150 dolayındaki ülkede maçlar canlı yayınlanacak. Şimdi esas olan bu salonun yapılabilmesi. Bu konuda herkes çaba harcıyor. Yeni gelmesine rağmen Büyükşehir Belediye Başkanı elinden geleni yapıyor. Daha önceki başkan da çok çaba harcadı. Şimdi elbirliği ile bu salonun yapılmasını bekliyoruz. 18-19 Mayıs’da Cenevre’de FIBA’nın Yönetim Kurulu Toplantısı var ve burada nihai karar verilecek. Önümüzdeki hafta FIBA heyeti tekrar Antalya’ya gelecek ve çalışmaları son kez yerinde görecek. Önümüzdeki hafta Antalya’da yapılacak değerlendirmede ve Cenevre’deki toplantıda konu ile ilgili son karar verilecek.
- Salon inşaatı ile ilgili ne kadar bir gecikme söz konusu? Yetişme ihtimali nedir?
- Salon inşaatı ile ilgili ne kadar bir gecikme söz konusu? Yetişme ihtimali nedir?
İç Anadolu’da, iklim şartları daha zor bir bölgede şu konumda olsaydı Türkiye olarak hiçbir umudumuz olmazdı. Yetiştiremezdik yani. Ancak Antalya’da iklim daha yumuşak ve birkaç aylık gecikmeye rağmen, iklimin verdiği avantajla kapatılabilir. Tabi bu bizim kendi değerlendirmemiz. Esas olan FIBA heyetinin bu değerlendirmeyi yapması. Ama şunu özellikle belirtmeliyim, Antalya’daki salon inşaatının, bu saatten sonra başka bir gecikmeye tahammülü yok.
- Peki Antalya olmazsa?
- Peki Antalya olmazsa?
Antalya olmazsa, Yönetim Kurulu olarak gerekli değerlendirmeyi yapıp FIBA ile temasa geçeceğiz. Neler olur onu şu anda bilemiyorum. Ama Antalya olmazsa çok ciddi bir tehlike ile karşı karşıyayız. Hatta şampiyonanın başka bir ülkeye bile verilmesi söz konusu.
- Federasyon, Antalya’daki gecikmeyi nasıl değerlendiriyor?
- Federasyon, Antalya’daki gecikmeyi nasıl değerlendiriyor?
Federasyon olarak bizim salon inşaatına müdahale etmemiz söz konusu değil. Sonuçta bu işin bir tarafı Gençlik Spor Genel Müdürlüğü, bir tarafı Antalya Büyükşehir Belediyesi ve bir tarafı da yapımcı firma. Biz federasyon olarak işin organizasyon boyutundayız. Yoksa salonun nerede yapılacağı veya nasıl yapılacağı ile ilgili bir müdahalede bulunmamız söz konusu değil. Şu anda bu üç kurum bir araya gelip salonu yetiştirmeye çalışacaklar. Kendilerinden bunu bekliyoruz.
- Şampiyona Antalya’da olursa bunun Antalya’ya kazancı tahminen ne olur?
- Şampiyona Antalya’da olursa bunun Antalya’ya kazancı tahminen ne olur?
Bunu rakama dökmek imkansız. Sonuçta bu bir tanıtım işi. Örneğin, bir Amerika’nın Antalya’yı daha iyi tanıması gibi büyük bir fırsat var. Basketbol, Dünya’nın en önemli ikinci
spor dalı. Bu spor dalı bütün Dünya’yı ayağa kaldırıyor. Basketbolu izleyenler sadece maçları izlemiyor, maçların oynanacağı şehirleri de tanıyorlar. Her grupta 6 takım olacak ve her takım 5 maç yapacak. Bu maçlar için Antalya’ya insanlar gelecek. Antalya için turizmin başkenti ve Dünya şehri diyoruz. Ve Antalya’nın en büyük ihtiyacı tanıtım. Turizmcilerimiz tanıtım için uluslar arası fuarlara gidip ciddi paralar harcayarak, broşür bastırıp dokümanlar sunarak tanıtım yapmaya çalışıyorlar ve en fazla 20-30 ülkeye ulaşabiliyorlar. Bu şampiyonayı ise 150’nin üzerinde ülke insanı canlı olarak izleyebilecek. Bunun parayla veya rakamla ölçülür bir tarafı olabilir mi? Bu şampiyona Antalya için müthiş bir fırsat.
- Şampiyona’nın Antalya’da olmaması halinde Türkiye’nin bu işten kaybı ne olur?
spor dalı. Bu spor dalı bütün Dünya’yı ayağa kaldırıyor. Basketbolu izleyenler sadece maçları izlemiyor, maçların oynanacağı şehirleri de tanıyorlar. Her grupta 6 takım olacak ve her takım 5 maç yapacak. Bu maçlar için Antalya’ya insanlar gelecek. Antalya için turizmin başkenti ve Dünya şehri diyoruz. Ve Antalya’nın en büyük ihtiyacı tanıtım. Turizmcilerimiz tanıtım için uluslar arası fuarlara gidip ciddi paralar harcayarak, broşür bastırıp dokümanlar sunarak tanıtım yapmaya çalışıyorlar ve en fazla 20-30 ülkeye ulaşabiliyorlar. Bu şampiyonayı ise 150’nin üzerinde ülke insanı canlı olarak izleyebilecek. Bunun parayla veya rakamla ölçülür bir tarafı olabilir mi? Bu şampiyona Antalya için müthiş bir fırsat.
- Şampiyona’nın Antalya’da olmaması halinde Türkiye’nin bu işten kaybı ne olur?
Böyle bir durumu düşünmek istemiyorum. Şampiyonanın bir ayağı Antalya’da olmazsa, Şampiyona’nın Türkiye’den tamamen alınması olasılığı da var. Bu nedenle Şampiyona’nın durumu ile ilgili en belirleyici il Antalya. Diğer 3 ilde şu anda bir gecikme yok. Antalya’da da sorun çıkmazsa zaten hiçbir engel kalmayacak.
- En kötü ihtimali düşünürsek, yani Şampiyona Türkiye’den alınıp başka bir ülkeye verilirse bu işin kaybı sanırım tahminlerden çok daha büyük olacak?
- En kötü ihtimali düşünürsek, yani Şampiyona Türkiye’den alınıp başka bir ülkeye verilirse bu işin kaybı sanırım tahminlerden çok daha büyük olacak?
Şampiyona Türkiye’den alınırsa, kaybedeceklerimizin ölçüsü ve faturası olamaz. Türkiye bir daha uluslar arası bu çaptaki bir organizasyonu çok uzun yıllar alamaz. Şu anda olimpiyatlara talibiz, uzun yıllar olimpiyat kapısı açılmaz. Türkiye’nin kaybedeceği prestiji ölçmek mümkün olmayacaktır. Birçok ülke böyle bir şampiyonayı ülkesine alabilmek için çok büyük fedakarlıklar yapıyor, biz bunu başardık. Artık kaybetmemeliyiz.
- Antalya olmazsa Kayseri ihtimali var. Şampiyona’nın en azından Türkiye’de kalması için Kayseri alternatif değil mi?
- Antalya olmazsa Kayseri ihtimali var. Şampiyona’nın en azından Türkiye’de kalması için Kayseri alternatif değil mi?
O ihtimal hep var zaten. Ama biz Federasyon olarak olaya öyle bakmıyoruz ki… Kayseri’nin salonu zaten hazırdı, en baştan Kayseri’yi gösterir ve hiçbir risk yaşamadan olayı halledebilirdik. Biz Federasyon olarak Antalya’yı, dolayısıyla Türkiye’ye önem veriyoruz. Çünkü Antalya bir turizm kenti. Antalya’nın tanıtımı ülke menfaatleri için çok önemli. Biz federasyon olarak bu misyonu üstlendik. Ama Antalya olmazsa Kayseri olur mu onu önce Basketbol Federasyonu olarak biz sonda FIBA yönetimi değerlendirecek. Federasyon Başkanımız Turgay Demirel, FIBA’da 2. Başkan. Sayın Başkan yönetim kurulu toplantısında bunu mutlaka değerlendirecektir.
- MHK Başkanımızın. Antalya basketbol hakemliğini nasıl görüyorsunuz?
- MHK Başkanımızın. Antalya basketbol hakemliğini nasıl görüyorsunuz?
Antalya hakemliği oldukça iyi yolda gidiyor. Ben arkadaşlarımızdan memnunum. Zaten A klasmanda Özlem Yalman var. Son derece dirayetli güzel maçlar yönetiyor. Ayrıca alttan da son derece yetenekli hakemler yetişiyor. Ben Antalya hakemliğinin ileride çok daha iyi olacağına inanıyorum. Ama bu bir süreç ve sabır işi. Sabırlı olmalıyız.
- A Klasmanda uzun yıllardır erkek hakeminiz yok. Bu eksikliği neye bağlıyorsunuz?
- A Klasmanda uzun yıllardır erkek hakeminiz yok. Bu eksikliği neye bağlıyorsunuz?
Yetişecek. Kolay değil ama. Biraz zaman ve sabır lazım. Şu anda yetişiyor zaten. Ama Antalya’yı tek başına değerlendirmemek lazım. 81 ilden yetişen hakemlere bakıyoruz. Şu anda 38 tane A klasman hakemimiz var. Yeni hakemlerin yükselmesi kolay değil yani. Çünük A Klasman hakem sayısının ucu açık değil.
- Geçtiğimiz sezon B Klasman’da olan iki hakemin en azından bir tanesinin A Klasman olması bekleniyordu. Ancak sezon sonu ikisi birden C Klasman’a düştü. Bunun gerçek nedeni nedir?
- Geçtiğimiz sezon B Klasman’da olan iki hakemin en azından bir tanesinin A Klasman olması bekleniyordu. Ancak sezon sonu ikisi birden C Klasman’a düştü. Bunun gerçek nedeni nedir?
O zaman Antalyalılar yanlış bir beklenti içerisine girmiş. Düştülerse bunda federasyonun suçu yoktur. Başarılı olan devam ediyor, başarılı olamayan devam edemiyor. Şu anda Antalya’da oynanan Beko Ligi’ne yükselme maçlarını yöneten hakemleri izliyoruz. Çatır çatır maç oynanıyor ve hakemlerimiz çok iyi bir yönetim gösteriyor. Bu hakemlerin hakkını yememiz mümkün mü? Hakem, yönettiği maçı kaldıracak. Kaldıramıyorsa, biz kaldıranlarla devam edeceğiz.
- Antalya’da bir de aylardır İl Temsilcisi kaosu yaşanıyor. Bir türlü atanamıyor il temsilcisi. Federasyon Asbaşkanı olarak bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
- Antalya’da bir de aylardır İl Temsilcisi kaosu yaşanıyor. Bir türlü atanamıyor il temsilcisi. Federasyon Asbaşkanı olarak bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bu konuda yetkili Gençlik Spor Genel Müdürlüğü, dolayısıyla İl müdürlüğü. Bizim böyle bir şeye müdahale etmemiz söz konusu değil. Biz federasyon olarak yetkimizin olmadığı alanlarda söz sahibi olmayı sevmiyoruz. İl Müdürlüğü mutlaka gereğini yapacaktır. -Altyapıya önem veren bir basketbol adamısınız. Antalya’da basketbol takımlarının en büyük sıkıntısı bugüne kadar hep tesis oldu. İdman yapılacak tesis bulunamıyordu. Şimdi Kepez’in salonu bitti, 100. Yıl’a da salon yapılırsa Antalya’nın tesis sorunu biter mi?Ben ANTBİRLİK Genel Müdürlüğü yaptığım dönem ile şu andaki durum arasında çok büyük fark var. Bizim dönemimizde tek salon vardı ve bütün takımlar aynı salonu paylaşıyordu. Ayrıca federasyon faaliyetleri ve okul maçları da araya girince ciddi bir sıkıntı yaşanıyordu. Şu anda Antalya’da salon sorunu tam olarak giderilemedi belki ama büyük ölçüde rahatlama olduğu kesin. Kepez’in salonu ve ilçelerde yapımı tamamlanan salonlar Antalya’nın salon sporlarındaki en büyük sıkıntısını biraz olsun hafifletti. 100.Yıl’a da salon yapılırsa çok daha büyük bir rahatlama olacaktır.
- Antalya merkezde basketbol belli bir aşamaya geldi, ancak ilçelerde aynı hareketlilik yok. Alanya ve Manavgat dışında neredeyse takım yok. Basketbolun ilçelere de yayılması için neler yapılmalı?Bunun için yerel yöneticiler isteyecek ve gayret gösterecek. Biz federasyon olarak ilçe bazında takım kurulması için sadece teşvik ederiz. Yerel liglerde takım yok belki ama okullarda basketbol çok iyi yayıldı. İlçe okullarından da başarılı sporcular çıkabiliyor. Özellikle bayanlarda Antalya Koleji bir okul ve yıllardır liglerde mücadele ediyor. Okulda okuyan öğrenciler, lig takımında oynuyor. Belki 1. Lig’de mücadele etmiyorlar ama basketbol camiasında yer almayı başarıyorlar. Çünkü 1. Lig’deki bazı 1. Lig takımlarının bütçesi milyon doları buluyor.
- Son yıllarda basketbol profesyonel bir spor dalı oldu. Özellikle Anadolu takımları bu profesyonellikten nasıl yararlanıyor?
- Antalya merkezde basketbol belli bir aşamaya geldi, ancak ilçelerde aynı hareketlilik yok. Alanya ve Manavgat dışında neredeyse takım yok. Basketbolun ilçelere de yayılması için neler yapılmalı?Bunun için yerel yöneticiler isteyecek ve gayret gösterecek. Biz federasyon olarak ilçe bazında takım kurulması için sadece teşvik ederiz. Yerel liglerde takım yok belki ama okullarda basketbol çok iyi yayıldı. İlçe okullarından da başarılı sporcular çıkabiliyor. Özellikle bayanlarda Antalya Koleji bir okul ve yıllardır liglerde mücadele ediyor. Okulda okuyan öğrenciler, lig takımında oynuyor. Belki 1. Lig’de mücadele etmiyorlar ama basketbol camiasında yer almayı başarıyorlar. Çünkü 1. Lig’deki bazı 1. Lig takımlarının bütçesi milyon doları buluyor.
- Son yıllarda basketbol profesyonel bir spor dalı oldu. Özellikle Anadolu takımları bu profesyonellikten nasıl yararlanıyor?
Profesyonelleşmenin Anadolu’ya olan katkısı ölçülemez. Daha önce 1. Lig’de 12 takım, 2. Lig’de de 10-12 takım vardı. Şu anda sadece bölgesel liglerde 70’e yakın ilden takım mücadele ediyor. Dolayısıyla Türkiye’nin en uç ilindeki çocuklar da basketbolu sevip oynuyor. Şu anda liglerde 150 takım mücadele ediyor. Taban genişledikçe, buradan süzülerek yukarı gelenler Türk basktebolunun daha da ileriye gitmesini sağlıyor. Zaten ülke olarak Avrupa’nın en çekişmeli 3. Ligiyiz. İspanya ve Yunanistan’dan sonra üçüncüyüz.
- Amerika’da oynayan Türk basketbolcular bu gelişmenin bir parçası mı?Kesinlikle öyle. Onlar bizim gurur kaynaklarımız. ABD Başkanı Obama, Meclis’te yaptığı konuşmada Mehmet Okur’dan ve Hidayet’ten bahsetti. ABD’nin Devlet Başkanı, Türk sporcularının başarısını bize anlattı. Bundan çok daha büyük bir keyif olabilir mi?
Altyapı takımlarına giden küçük sporcuların tamamına kulüpleri tarafından lisans çıkarılıyor ve bu sporcuları almak isteyen diğer kulüplerden bonservis bedeli isteniyor. Doğal olarak da bir çok yetenekli sporcu bu aşamada kaybolup gidiyor.
- Amerika’da oynayan Türk basketbolcular bu gelişmenin bir parçası mı?Kesinlikle öyle. Onlar bizim gurur kaynaklarımız. ABD Başkanı Obama, Meclis’te yaptığı konuşmada Mehmet Okur’dan ve Hidayet’ten bahsetti. ABD’nin Devlet Başkanı, Türk sporcularının başarısını bize anlattı. Bundan çok daha büyük bir keyif olabilir mi?
Altyapı takımlarına giden küçük sporcuların tamamına kulüpleri tarafından lisans çıkarılıyor ve bu sporcuları almak isteyen diğer kulüplerden bonservis bedeli isteniyor. Doğal olarak da bir çok yetenekli sporcu bu aşamada kaybolup gidiyor.
-Federasyon’un bu konu ile ilgili çalışması var mı?,
Bunlarla ilgili düzenlemeler yapılmaya başlandı. BU konuda çok ciddi şikayetler geliyor. Lig ofisimiz bu konu ile ilgili çalışıyor. Bu konuda haksızlığa uğrayan, sıkıntısı olan sporcular Federasyon ile görüşsün mutlaka sıkıntılarının çözümü aranacaktır.
METİN ŞAHİN kimdir ?1942 Kırıkkale doğumlu olan Metin Şahin, 1962 yılında Ankara Kurtuluş Lisesi’nde mezun olduktan sonra üniversite eğitimini 1966 yılında da Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nde tamamladı. Tarım Bakanlığı Müsteşar Yardımcılığı, Antbirlik Genel Müdürlüğü, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Müsteşar Yardımcılığı, 10 ve 11. Dönem Antalya Milletvekilliği, TBMM Plan ve Bütçe Komisyon Başkanlığı ile 56. Hükümette 11 Ocak 1999-28 Mayıs 1999 tarihleri arasında Sanayi ve Ticaret Bakanlığı yaptı. TBF’nin bir önceki döneminde de Merkez Hakem Kurulu Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yapan Şahin, evli ve iki çocuk babası.
METİN ŞAHİN kimdir ?1942 Kırıkkale doğumlu olan Metin Şahin, 1962 yılında Ankara Kurtuluş Lisesi’nde mezun olduktan sonra üniversite eğitimini 1966 yılında da Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nde tamamladı. Tarım Bakanlığı Müsteşar Yardımcılığı, Antbirlik Genel Müdürlüğü, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Müsteşar Yardımcılığı, 10 ve 11. Dönem Antalya Milletvekilliği, TBMM Plan ve Bütçe Komisyon Başkanlığı ile 56. Hükümette 11 Ocak 1999-28 Mayıs 1999 tarihleri arasında Sanayi ve Ticaret Bakanlığı yaptı. TBF’nin bir önceki döneminde de Merkez Hakem Kurulu Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yapan Şahin, evli ve iki çocuk babası.
Kaynak:Türkbasket
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder